Edebiyatta bazen bizi çok derinden etkileyen, bazen dönüp tekrar tekrar okuduğumuz cümleler olmuştur. Gariptir bazen o kadar kaptırırım ki ben, kendimi bıraktığım sayfadan 3-4 sayfa ötede bulurum. Okuduğuma emin olamıyorum fakat her bir cümle ve sahne zihnimde hayat buluyor. Ben de bu yazıda hatırladıklarımdan, zihnimde sahne bulan, benim okumaya doyamadığım giriş cümlelerini derledim.
Mutlu aileler birbirlerine benzerler. Her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.
-Anna Karenina
Ismael deyin bana. Birkaç yıl önce, tam olarak ne kadar önce olduğunu boş verin, cüzdanımda beş kuruş yokken ve karada beni özel olarak ilgilendiren hiçbir şey olmadığı için bir yelkenliyle biraz dolaşıp dünyanın sulu kısmını göreyim diye düşündüm. Bu, benim kafamı dağıtma ve bünyemi düzenleme yöntemimdir.
-Moby Dick
Devrim, vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi.
-Tol
Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.
-Masumiyet Müzesi
Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti.
-Yeni Hayat
Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü... Akıl çağıydı, akılsızlık çağıydı... İnanç devriydi, kuşku devriydi... Mevsimlerden Aydınlık’tı, mevsimlerden Karanlık’tı... Umudun baharını, çaresizliğin kışını yaşıyorduk... Elimizde hem her şeyimiz vardı, hem de hiçbir şeyimiz yoktu... Hepimiz ya cennete gidecektik, ya da doğruca öteki tarafa - Sözün kısası, öylesine bugüne benzeyen bir dönemdi ki, dediği dedik kimi bilirkişiler o dönemde olan bitenlerin ne kadar ‘iyi’, ya da ne kadar ‘kötü’ olduğunun, ancak en üstünlük dereceleriyle ifade edilmesi gerektiğinde ısrarlıydılar.
-İki Şehrin Hikayesi
Bugün annem öldü. Belki de dün, bilmiyorum.
-Yabancı
İntihar etmeyeceksek içelim bari!
-Bir Düğün Gecesi
Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
-Dönüşüm
Çok iyi!
YanıtlaSilharika!
YanıtlaSil